Ramazan ayı, hem manevi anlamda hem de geleneksel lezzetlerin öne çıktığı bir dönem olarak bilinir. Bu özel ayda aileler, sevdikleriyle bir araya gelerek iftar sofralarını kurarken, tatlı ikramları da sofraların vazgeçilmezleri arasında yer alıyor. Ancak bu yıl Ramazan tatlılarının fiyatları da dikkat çekici bir artış gösterdi. Sağlıklı ve lezzetli seçeneklerin yanı sıra geleneksel tatlıların da bu dönemdeki popülaritesi, tüketicilerin bütçeleri üzerinde etkili olmaya devam ediyor. Özellikle kilosu 1100 liradan başlayan tatlılar, hem lezzetleriyle hem de fiyatlarıyla konuşulmaya başlandı.
Ramazan ayı boyunca, güllaç, baklava, künefe gibi tatlılar sofralarda sıkça yer alıyor. Güllaç, özellikle Ramazan'ın simgelerinden biri olarak kabul ediliyor. İnce yapraklarıyla sütün lezzetini mükemmel şekilde taşıyan bu tatlı, hafif yapısıyla birçok insanın gözdesi haline gelmiş durumda. Baklava ise her yıl olduğu gibi bu yıl da Ramazan lezzetleri arasında ön sıralarda yer alıyor. Fıstık, ceviz veya badem ile dolu çıtır katmanlar, Ramazan sofralarının mutlaka bulunması gereken bir parçası.
Ayrıca, özellikle Güneydoğu Anadolu ve Doğu Anadolu bölgelerinde yaşayan vatandaşlar için künefe, iftar sonrası tatlı olarak tercih edilen lezzetler arasında ön plana çıkıyor. Taze peynir ve ince tel kadayıf ile hazırlanan bu tatlı, şerbetiyle birleşince muhteşem bir tat ortaya koyuyor. Ancak bu lezzetlerin fiyatlarında yaşanan artış, birçok tatlı severi düşündürüyor.
2023 yılı, gıda fiyatlarının artış gösterdiği bir dönem olarak kayıtlara geçiyor. Yerel ve uluslararası döviz kurlarındaki dalgalanmalar, tarımsal üretim maliyetlerinin yükselmesi ve tedarik zincirindeki aksaklıklar, tatlı fiyatlarının rekor seviyelere ulaşmasına neden oldu. Özellikle fındık, fıstık ve şeker fiyatlarındaki artış, tatlı üreticilerini olumsuz etkileyerek son tüketicilere yansıyan maliyetleri artırdı.
Ramazan'da tatlı tüketiminin artması, şeker hammaddesi talebinin de artmasına sebep oluyor. Bu durum, tatlı üreticilerinin maliyetlerini daha da artırarak fiyatların yukarı yönlü hareket etmesine yol açıyor. Örneğin, baklava veya kuru baklava gibi tatlılar, bu yıl yaklaşık 1100 lira seviyelerine kadar çıkmış durumda. Gıda mühendisi ve uzmanların görüşüne göre, bu fiyat artışları aslında beklenen bir sonuç. Tüketiciler, bu yüksek fiyatlarla karşılaştıklarında, tatlı alımını dönemsel bir yaklaşım içinde gerçekleştiriyorlar.
Fiyatların artması, yüzlerde gülümseme yerine kaygılı ifadelerin oluşmasına neden oluyor. Ancak bu durum, bazı girişimciler için de fırsat yaratıyor. Alternatif tatlı tarifleri ve sağlıklı içeriğe sahip ürünler, bu dönemde dikkat çekiyor. Doğal malzemelerle hazırlanan, şeker yerine doğal tatlandırıcılar kullanılan veya gluten içermeyen tatlılar, yeni trendler arasında yer alıyor. Bu tür ürünler, hem sağlık bilincine sahip tüketicilerin ilgisini çekiyor hem de yüksek fiyatlı geleneksel tatlılar yerine daha uygun fiyatlarla sunulabiliyor.
Sonuç olarak, Ramazan ayı tatlıları arasında kilosu 1100 lirayı bulan seçeneklere rağmen, geleneksel lezzetlerden vazgeçmeyenlerin sayısı oldukça fazla. Bu özel ayda bereketin ve paylaşımların ön planda olduğu günlerde, tatlıların da bu değerleri pekiştirmek adına sofralarda yer alması, bu dönemler için vazgeçilmez bir alışkanlık. Ancak tüketicilerin fiyat artışları karşısında dikkatli olmaları ve bütçelerine uygun tercihleri yapmaları son derece önemli. Zamansız ve yerel tatlı alternatifleri, okuyucular için hem ekonomik hem de lezzetli tatlar sunma fırsatı yaratabilir. Hal böyle olunca, Ramazan boyunca tatlı keyfini çıkarmak isteyenlerin tedbirli olmaları gerektiği aşikar.