Türk edebiyatının önemli kalemlerinden biri olan Süha Oğuzertem, geçtiğimiz günlerde yaşanan bir yangında hayatını kaybetti. Eserleriyle okuyucularını derinden etkileyen ve sosyal konulara duyarlılığıyla tanınan Oğuzertem’in ani ölümü, edebiyat dünyasında büyük bir üzüntüye yol açtı. Yazan kişinin hayatı boyunca sergilediği duyarlılık, derin düşünce yapısı ve edebiyatın kendisine kazandırdığı birikimler, onun kaleminden çıkan eserlerle birleşerek unutulmaz bir miras oluşturdu.
Oğuzertem, 1970’lerin başından itibaren edebiyat dünyasında varlığını hissettirmeye başladı. İlk romanı "Kayıp Zaman" ile dikkatleri üzerine çekerken, eserlerinde sosyal adalet, insan hakları ve bireysel özgürlük temalarını işleyerek hem geniş bir okuyucu kitlesi edindi hem de edebiyat eleştirmenlerinin takdirini kazandı. Romanlarının yanı sıra makaleleri ve denemeleri de toplumsal sorunlara dair farkındalık yaratma amacı taşıyordu. Birçok ödül sahibi olan Oğuzertem, sanatın gücüne olan inancıyla her zaman yazmaya ve toplumsal meselelere dikkat çekmeye önem veriyordu.
Süha Oğuzertem'in hayatının son dönemlerinde, yazdığı eserlerin getirdiği yoğun ilgi ve toplumsal sorunlara yönelik derin düşünceleri, onu daha da aktif bir yazara dönüştürmüştü. Ancak, nisan ayının ortalarında meydana gelen bir yangın, Oğuzertem’in yaşamına son verdi. Henüz nedeni belirlenemeyen bu olay, Üsküdar’daki dairesinde gerçekleşti. Yangının çıkış sebebi olarak, elektrik kontağından kaynaklandığı iddia edilse de, olayla ilgili soruşturma devam ediyor. Yangın, bir ihbar sonucu kısa sürede müdahale edilmesine rağmen, ağır duman ve alevler nedeni ile Oğuzertem kurtarılamadı ve bu trajik olay yazarı sevenlerini derinden sarstı.
Oğuzertem’in vefatı, sadece edebiyat dünyasında değil, toplumun birçok kesiminde yankı buldu. Özellikle sosyal medya platformlarında, birçok sanatçı, yazar ve okur, Oğuzertem’in anısını yaşatmaya yönelik paylaşımlar yaptı. “Bir başka dünyaya gitti ama fikirleri ve eserleri bu dünyada kalacak.” ifadeleri sıkça dile getirildi. Süha Oğuzertem’in yazdıkları, onun ölümünün ardından bile toplumsal meseleleri sorgulatmaya devam ediyor.
Ölümünün ardından onu anmak için birçok etkinlik ve anma programı planlanıyor. Oğuzertem’in eserlerinden alıntılarla dolu bir sergi, önümüzdeki günlerde düzenlenecek. Edebiyatseverlerin, yazarın hatırasını yaşatmak için katılacağı bu etkinlik, onun edebiyat anlayışını daha geniş kitlelere ulaştırma amacını taşıyor. Oğuzertem’in yazınsal mirası, hatırası ve idealleri, gelecek nesillere aktarılacak önemli bir tüketim malzemesi olarak kalacak. Bu sebeple, onun eserlerinin kütüphanelerde ve raflarda yer alması, edebiyat dünyası için büyük bir kazanç olacaktır.
Oğuzertem’in ölümünün ardından gerçekleşecek anma etkinliklerinin yanı sıra, yazarın eserleri de yeniden baskı yapılacak şekilde gündemde. Bu baskılar, hem genç kuşak yazarlar hem de okuyucular için, Süha Oğuzertem'in düşünce dünyasına kapı aralayacak. Birçok edebiyat dergisi ve fanzin, onun anısına özel sayılar çıkararak, okuyucuların Oğuzertem’in kaleminden nasıl etkilendiğini anlatan yazılara yer verecek.
Türkiye’nin önemli bir değerini kaybetmiş olmanın verdiği büyük acı, Süha Oğuzertem’in edebiyata olan katkılarıyla bir nebze olsun hafifleyecek. Onun eserleri, düşünceleri ve ruhu, toplum daima yaşamaya devam edecek. Hayatını kaybetmesi, bir kaybın yanı sıra, bir dönemin de sonunu simgeliyor. Süha Oğuzertem, yaşarken olduğu gibi, ölümünden sonra da eserleriyle anılacak ve yaşatılacaktır.