Suudi Arabistan, İsrail'in Gazze'ye uyguladığı elektrik kesintilerine karşı sert bir şekilde kınama bildirisi yayımladı. Ortadoğu'daki tansiyonun yükseldiği bu günlerde, Gazze'deki insani koşulların daha da kötüleşmesine yol açan bu uygulama, Suudi yönetiminden gelen eleştirilerle beraber uluslararası alanda tekrar gündeme geldi. Enerji eksikliği, ülkede sağlık ve gıda güvenliğini tehdit ederken, Suudi Arabistan, bu tür uygulamaların masum sivilleri hedef aldığını vurguladı.
Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlığı, yaptığı açıklamada, "İsrail tarafından yürütülen bu tür insanlık dışı uygulamalar, uluslararası hukuk ve insani değerlerle bağdaşmamaktadır" ifadesini kullandı. Açıklamada, Gazze'deki insan haklarının ihlal edildiği ve sivillerin hayatlarının daha da zorlaştığına dikkat çekildi. Suudi yetkililer, elektriğin kesilmesinin yalnızca bir altyapı sorunu değil, aynı zamanda bir insani kriz olduğunu da belirtti. Ülke, Gazze'ye yardım ulaştırma çalışmalarının acilen artırılması gerektiğini, bunun için uluslararası toplumu iş birliğine davet etti.
Görüşmelerde ayrıca, bu tür eylemlerin Filistin halkının mücadelesine zarar verdiğine ve bölgedeki barış umutlarını zayıflattığına dikkat çekildi. Suudi Arabistan, bölgedeki barış sürecinin yeniden canlandırılması için taraflar arasında sürdürülen diyalogların desteklenmesi gerektiğini savundu.
Suudi Arabistan'ın açıklaması, bazı uluslararası kuruluşlar ve ülkelerden de destek gördü. Birleşmiş Milletler ve diğer insan hakları kuruluşları, Gazze’deki insani krizin önüne geçmek için acil adımlar atılması gerektiğini dile getirdi. BM Genel Sekreteri António Guterres, otuz yıldır süregelen çatışmaların sona ermesi için diplomatik yolların önceliklendirilmesi gerektiğini vurgulayarak, "Gazze'de elektrik ve su gibi temel ihtiyaçların kesilmesi, uluslararası insan hakları yasalarına aykırıdır" dedi.
Çatışmalardan etkilenen sivillerin korunması gerektiği mesajı, dünya genelinde yankı buldu. Birçok ülke, Suudi Arabistan'ın çağrısına destek çıkarken, İsrail’in uygulamalarını sorgulamaya başladı. Uluslararası basında konuyla ilgili çıkan haberler ve yorumlar, bölgedeki gerilimi artıran eylemlerin daha dikkatli analiz edilmesi gerektiğini ortaya koyuyor.
Sonuç olarak, Suudi Arabistan’ın Gazze’ye yönelik elektrik kesintilerini kınaması, yalnızca bir tepki değil, aynı zamanda bölgedeki barış sürecine olan inancın yeniden canlanması için bir çağrıdır. Ortadoğu'nun karmaşık siyasi dinamikleri içinde, bu tür kınamalar, hem bölgesel hem de global düzeyde dikkatle izlenmeli ve gerekli adımlar bir an önce atılmalıdır. Gazze’deki sivillerin hayatları, sadece bir sayıdan ibaret değildir; aynı zamanda bir insanlık meselesidir. Suudi Arabistan, bu mesajlarla hem kendi siyasi duruşunu netleştirmiş hem de uluslararası alanda önemli bir inisiyatif almıştır.