Son yıllarda sosyal medyanın yükselişiyle birlikte, farklı kuşakların bakış açıları değişim gösterdi. Özellikle Z kuşağı, dünyaya bakış açısı ile dikkat çekiyor. Gelişen teknoloji ve dijital ortamdaki etkileşim, bu neslin birçok konuda kendi değer yargılarını oluşturmasına olanak sağlıyor. Yapılan yeni bir araştırma, Z kuşağının "ihtiyar" olarak nitelendirdiği yaş grubunu net bir şekilde ortaya koydu. Peki, bu nesil kaç yaşındaki bireyleri yaşlı kabul ediyor? İşte detaylar…
Birçok insan için yaş, yalnızca bir sayıdan ibaretken, Z kuşağı için bu sayı sosyal etkileşimlerinin bir parçası haline gelmiş durumda. 16-26 yaş aralığında bulunan bu kuşak, özellikle 25 yaş üzerinde olanları ‘ihtiyar’ olarak nitelendiriyor. Bu durum, kuşağın özgüveni ve yenilik arayışının bir yansıması olarak değerlendiriliyor. Araştırmalar, bu grubun, hayatlarını daha aktif yaşamak isteyen bir nesil olduğunu gösteriyor.
Z kuşağının kendi gençlik yıllarını daha dinamik ve enerjik geçirmesi, onları daha olgun bireylere göre daha fazla sosyal medya kullanmasına, daha fazla seyahat etmesine ve deneyim peşinde koşmalarına teşvik ediyor. Bu nedenledir ki, 25 yaş üzerindekiler, Z kuşağının gözünde 'yaşlılık' dönemine adım atan bireyler olarak değerlendiriliyor.
Yaş algısının bu denli genç bir kuşak için 'dar' sınırlarla çizilmesinin birçok nedeni bulunuyor. Öncelikle, dijitalleşmeyle birlikte hızla değişen toplumsal normlar, Z kuşağının alışkanlıklarına ve değer yargılarına yansıdı. Teknolojiye olan aşinalıkları, onları sürekli olarak değişen bir dünyaya hazırlıyor. Bu nedenle, gençler yaşlarının getirdiği sorumluluklardan kaçmak, dolayısıyla "yaşlı" olarak adlandırılan gruptan uzak durmak istiyor.
Ekonomik nedenler de bu algıyı güçlendiren bir başka faktör. Z kuşağı, iş gücüne katıldığında, daha fazla çalışma saatleri ve ekonomik belirsizliklerle karşı karşıya kalıyor. Bu durum, onların kariyerlerinde ilerlemelerini olumsuz etkileyebiliyor. Dolayısıyla, Z kuşağı, 25 yaşından itibaren "yaşlı" algısını oluşturarak, genç kalma ve rekabette öne geçme isteğini pekiştiriyor.
Toplumdan gelen baskılar, kariyer ve yaşlılık korkusu, Z kuşağının farklı yaş gruplarına karşı bir önyargı geliştirmelerine neden olmakta. Z kuşağının bu tutumu, sosyal medya platformlarında sıkça tartışılan bir konu olarak dikkat çekiyor. “Neden 30 yaşındayken hala genç olduğunuzu düşünüyor olasınız” gibi sorular, yüzlerce kez paylaşılırken, farklı görüşler de ortaya çıkıyor.
Sonuç olarak, Z kuşağının ‘ihtiyar’ olarak gördüğü yaş grubu ve bu algının arkasındaki sebepler, modern toplumun karmaşık yapısına işaret ediyor. Yaş, günümüz dünyasında yalnızca sayılarla değil, bireylerin yaşam tarzları, başarıları ve sosyal durumlarıyla da şekilleniyor. Kısacası, Z kuşağının 'ihtiyar' görüşü, daha geniş bir sosyal bağlam içinde ele alınmalıdır ve bu noktada toplumsal değişimlerin etkileri dikkate alınmalıdır.
Bu bulgular, Z kuşağının hızlı bir toplum ile değişen değer yargılarını ne kadar etkili bir biçimde yansıttığını gösteriyor. Bu tür toplumsal normların sürekli değişim gösterdiği günümüzde, 'yaşlılık' tanımı da kendini yenileyerek, kuşaklar arasındaki açıklıkları gidermeye yardımcı olabilir. Z kuşağının genç algısının, diğer nesillerle daha iyi bir iletişim kurmalarını sağlayabileceği umuluyor. Çünkü her kuşak, dünyayı kendi deneyimi ve bakış açısıyla değerlendirmekte ve bu durum, herkes için yeni fırsatların kapılarını aralayabilir.